Kongre turizmine Bursa damgası : BURKON
Yüzlerce kongre ve sempozyuma imza atarak binlerce misafir ağırlayan ve faaliyetleriyle Bursa ekonomisine değer katan BURKON Turizm&Kongre Genel Müdürü Hasan Eker, 21 yılı geride bırakırken tüm krizlerden yara almadan ve kazanarak çıktıklarını söyledi.
Bursa’da doğup büyüyen Hasan Eker, ilk, orta ve lise eğitimini Bursa’da tamamladıktan sonra üniversite eğitimi için Mersin’e gitti. Sektörün mutfağında yetişen Eker, mezun olduktan sonra Bursa’da bir seyahat acentesinde kongre bölümü müdürü olarak çalıştı. Eker, üç yıllık iş deneyiminin ardından 2000 yılında BURKON’u kurdu. Firmasının adının Bursa’nın “bur”undan ve kongrenin “kon”undan oluştuğunu anlatan Eker, 21 yılı geride bırakırken tüm krizlerden yara almadan ve değer kazanarak çıktıklarını söyledi.
Teknik altyapı ve hizmet yelpazesiyle yüzlerce kongre ve sempozyuma imza atan, binlerce misafir ağırlayan ve faaliyetleriyle Bursa ekonomisine değer katan BURKON’u ve kent turizmini BURKON Turizm&Kongre Genel Müdürü Hasan Eker ile konuştuk.
BURKON Turizm&Kongre şirketinin kuruluş hikayesini dinleyebilir miyiz?
1972 yılında Bursa’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi Bursa’da tamamladıktan sonra üniversite eğitimi için Mersin’e gittim. Turizm fakültesinde bir yıl hazırlık, dört yıl lisans olmak üzere 5 yıl eğitim aldım. Öğrenciyken yaz aylarında otellerde çalıştım. 1994 yılında okulda bir hocamın yanında kongre turizmi stajı yaptım. Acente kurmaya ve kongre turizmi yapmaya öğrencilik yıllarında karar vermiştim. 1997 yılında bir seyahat acentesinde kongre bölümü müdürü olarak çalışmaya başladım. Üç yıllık iş deneyiminin ardından 2000 yılında Burkon Turizm&Kongre şirketimi kurdum. Firmamızın adı Bursa ve kongre sözcüklerinin ilk hecelerinden geliyor. İlk aylarda büyük zorluklarla karşılaştık. Ofisimizi su bastı, çok sıkı denetimlerden geçtik. Tüm yaşanan problemlerin ardından sevindirici gelişmelerle karşılaştık. Acenteyi faaliyete geçirdikten bir hafta sonra Uludağ Üniversitesi’nden gelen faks bizi çok mutlu etti. Prof. Dr. Şükran Tunalı’yı ziyaret ettik. Dermatokozmetoloji Derneği ile ilk kongremizi düzenledik. Bu kongre, bize şans getirdi. İlerleyen süreçte de tıp alanında birçok sempozyuma ev sahipliği yaptık. İlk yılımızda dört kongrenin altından başarıyla kalktık. O tarihten itibaren kongrelerimiz artarak devam etti. Her yıl Bursa turizmine 5 bin kişi getiren bir acente haline geldik.
Kongre turizminin sadece turizm ve ekonominin değil bilimin gelişmesine de katkısı var. Yurt dışından onlarca uluslararası öğretim üyesini Türkiye’ye getirdik. Onlar burada hem bilgilerini paylaştılar hem de ülkelerine Türkiye hakkında olumlu düşüncelerle döndüler. Faydalı bir işe emek verdiğimiz için mutluyuz. Acentemizi ilk açtığımızda 5 kişiydik. Şu anda 35 kişiyle hizmet veriyoruz. Üniversite mezunu, yabancı dil bilen, eğitimli bir kadromuz var.
İlk uluslararası kongremizi 2005 yılında aldık. En büyük kongremizi, 2011 yılında İzmir’de bin 700 kişinin katıldığı ve 4 gün süren Ulusal Psikiyatri Kongresi ile gerçekleştirdik. O yıldan sonra da ulusal ve büyük çapta kongreler yapan sektörün önemli firmalarından biri olduk. 2015’te de Network Fuarcılık’ı kurduk. Şu anda 300’ün üzerinde kongre ve sempozyum düzenleyen, standartları ve ekibinin görev tanımları oturmuş, yasalara uyan bir firma olarak yolumuza devam ediyoruz.
Burkon bünyesinde hangi hizmetler veriliyor?
Dört ana departmanımız var. Bunlardan biri kongre ve toplantı organizasyonu. Zaten öncelikli işimiz bu. Uçak bileti departmanımız var. Yurt içinde ve dışında tüm hava yolu firmalarının uçak biletlerini satıyoruz ve vize hizmeti veriyoruz. IATA Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin direkt satış acentesiyiz. Üçüncüsü yurt içi ve yurt dışı otel ve tatil rezervasyonları hizmeti. Dördüncü bölümümüz ise transfer.
Geride bıraktığınız 21 yıl için ne söylemek istersiniz? Unutamadığınız dönüm noktaları oldu mu?
21 yılda unutamadığımız anılarımız var. 2007 yılında kongrelere kısıtlamalar getirildi. Bizim de ana işimiz kongre üzerine olduğu için bir anda işimizle ilgili endişe yaşamıştık. Ciddi uykusuzluk yaşadığımız bir dönem oldu. Ancak krizi atlattık. 2008 yılında Bursa vergi rekortmenleri listesinde 41. sırada yer aldık. Bizim için gurur kaynağıydı. Bu, yasalara uymayı ilke edindiğimizin ispatı oldu. 2010’da ulusal çapta bin 700 kişilik kongre anlaşması imzaladık. Bu da önemli dönüm noktalarımızdan birisiydi. 2004 yılında kiracı olarak başladığımız iş yerini satın aldık. 21 yılda birden büyümek yerine emin adımlarla ilerleyen bir felsefe izledik.
Bursa’yı kongre turizmi açısından nerede konumlandırıyorsunuz?
Bursa kongre turizminde beşinci sırada. Antalya ve Muğla ilk sıralarda yer alıyor. Sonra İstanbul ve Ankara geliyor. İstanbul bir metropol, Ankara da başkent olması gibi avantajlara sahip. Beşinci sırada Bursa yer alıyor. Bunda da Uludağ’ın etkisi büyük. Antalya konumu, ulaşım olanakları ve yapılan yatırımlar nedeniyle bizden çok önde. Antalya ile hiçbir şehir rekabet edemiyor. Bursa’da da kongre otelleri çok iyi. Büyük kongreler için Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi (AKMM) var. Şu an için burası da yeterli görünüyor. Ama burası daha çok kültür merkezi olarak planlanan bir yer. Kongre adı üstünde birçok konunun konuşulduğu etkinliktir, açılış olur ve ondan sonra 300-400 kişilik salonlara dağılır katılımcılar. Önümüzdeki yıllarda Merinos’u kültür merkezi olarak kullanıp, bir tane 2 bin kişilik, en az 6 tane de 400 kişilik düz salonu olan yüksek tavanlı bir kongre merkezi yapılmasında fayda görüyorum.
Pandemi sizi nasıl etkiledi?
Bu süreçten en çok etkilenen sektörlerden biri oldu turizm. Turizm sektörü içinde de seyahat acenteleri. Çünkü seyahat acenteleri bir yıl öncesinden hazırlıklara başlıyor, bunun finansmanını sağlıyor. 2020 yılında hiç iş yapamadık desek yeri var. Ortalama yüzde 5-10 kadar. 2021 Temmuz’undan sonra iş yaptık; o da iç turizme yönelikti. Uçak biletlerinde daha çok iç hatlarda satış yapıldı. Hac ve umre hizmeti veren üyelerimiz hiç iş yapamadı. Kongre turizmi yapan acentelerimiz de ekim-kasım aylarından sonra iş yapmaya başladılar.
Ama pandemi sürecinde kongre turizminin şöyle bir kazanımı oldu; online toplantı ve kongreler. Salgın olmasaydı biz online kongre ve toplantı programları yazamazdık. Ve beklenenin üzerinde bir verim aldık. Bütçesi olmayan işlerimizi fiziki olarak zorlamaktansa pandemi sonrasında da onları online olarak planlayabiliriz. Masrafı az, hizmeti çok kârlı bir alan. Turizm, krizlerden çok etkilenen bir sektör. Pandemi süreci acentelere finansal yönetimde dikkatli olmaları gerektiği anlamında bir değer kattı. Turizmciler daha çok öz kaynaklarıyla büyümesi gerektiğini öğrendi.
2022’den beklentiniz nedir?
Umutluyuz. Çünkü aşılamanın dünyada artması, aşıya ulaşmanın kolaylığı aynı zamanda kısıtlamaların kalkması, yeni normal dediğimiz yaşam standartlarının oturması turizmi de hareketlendirdi. Geçen yıl erken rezervasyon yapılamamıştı. Bu yıl tur operatörleri gerek iç gerekse dış turizmde erken rezervasyonlarını yaptılar. Salgınların 2 yıl sürdüğü göz önüne alındığında gelecek yıl için çalışmalara devam ediyoruz. Gelecek yıl 2019 kadar olmasa da ona yakın bir turizm hareketliliğinin olacağını düşünüyoruz.
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) Bursa’yı 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan etti. Turizm sektöründe faaliyet gösteren biri olarak neler söylersiniz?
Tabii ki mutluluk verici. Bursa’nın gerek yurt dışında gerekse Türki cumhuriyetlerde tanınmasını artıracaktır. Orada gündemde olacağımıza inanıyorum. Bununla ilgili olarak Bursa’nın Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan önemli ölçüde tanıtım bütçesi alacağını düşünüyorum. İkinci olarak Bursa’ya bu kapsamda yapılacak etkinler için misafirler gelecek. Gerek otelciler gerekse acenteler olarak onları ağırlayacağız. Dolayısıyla Bursa ekonomisine de katma değer sağlayacak. Üçüncü olarak Bursa’da bekleyen bazı turizm yatırımları var. Bu, yatırımların da hızlanmasını sağlayacaktır. Yatırım, tanıtım ve turist sayısındaki artış olarak bu karar Bursa’ya büyük fayda sağlayacaktır.
İmsak | 06:21 | ||
Güneş | 07:49 | ||
Öğle | 12:55 | ||
İkindi | 15:27 | ||
Akşam | 17:50 | ||
Yatsı | 19:13 |