Teması "Başarırsın Çünkü Kadınsın" olan ve üç hafta sürecek zirvenin ilk oturumu gerçekleştirildi. ‘Dijital’de Kadın – Dijital Dünyada Kadın Liderliğinin Yükselişi’ konusu ile yapılan oturumda Türkiye’nin yerli teknoloji şirketi Reeder’ın Kurucu Ortağı Sezen Sungur Saral ve ‘TABİT Tarımsal Bilişim ve İletişim Teknolojileri’ ve ‘Tarımsal Pazarlama’ şirketlerinin kurucu ortağı Tülin Akın ilham veren başarı hikayelerini katılımcılarla paylaştı. TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Sevgi Saygın’ın moderatörlüğünde düzenlenen zirveye, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Muhsin Koçaslan ve KGK İcra Kurulu Üyeleri de katıldı.
DİJİTALLEŞME GİRİŞİMCİLERE BÜYÜK FIRSATLAR SUNUYOR
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, küresel salgın nedeniyle insanlık tarihinde benzerine rastlanmayan bir döneme tanıklık edildiğini söyledi. Yeni normal olarak tanımlanan salgın sonrası dönemde ekonomide önemli bir paradigma değişimi beklendiğini kaydeden Başkan Burkay, iş dünyası olarak ortaya çıkacak fırsatlara odaklanacaklarını kaydetti. Özellikle dijital platformların yeni dönemde girişimciler için çok büyük fırsatlar barındıracağına dikkati çeken İbrahim Burkay şöyle devam etti: “Salgın sürecinde işletmelerin sağlık tedbirleriyle birlikte temel önceliği dijital medya, sosyal medya ve e-ticaret oldu. BTSO olarak kadın girişimcilerimizin de çabalarını bu alanlarda yoğunlaştırmalarını bekliyoruz. Böylece daha katma değerli girişimlerin ortaya çıkacağına inanıyoruz. ‘Zirvedeki Kadınlar’ etkinliğimiz girişimci ekosistemi için güçlü bir motivasyon kaynağı olacaktır.”
KADINLARIN POTANSİYELİNE İHTİYACIMIZ VAR
BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Muhsin Koçaslan, ülke olarak özellikle pandemi sonrası dönemde kadınların potansiyeline ve enerjisine her zamankinden daha fazla ihtiyaç olacağını vurguladı. Koçaslan, kadınların ülkenin yeniden toparlanma sürecine önemli katkılar sağlayacağına inandığını belirterek, zirvenin hayırlı olması temennisinde bulundu.
EKONOMİDEKİ DİRENCİMİZ ARTACAK
TOBB Bursa KGK Başkanı Sevgi Saygın, salgınla birlikte iş hayatında dijital teknolojilerin kullanımının artmasıyla zirveyi dijital platformda düzenlemeye karar verdiklerini ifade etti. Sevgi Saygın, “Şu sıralar tüm ülkeler pandemi sonrası ekonomilerini daha dayanıklı hale getirmek için çeşitli yol haritaları oluşturuyor. Bu süreçte sürdürülebilir kalkınma için odaklanılması gereken ana konulardan birinin de kadınların ekonomiye katılımı olması gerektiğini düşünüyoruz. Kadınların ekonomideki varlığını ve gücünü artırabildiğimiz takdirde gelecekte benzer krizlere karşı ekonomimizin de direnci artacaktır.” dedi.
DİJİTAL TEKNOLOJİLERİ KULLANMAK REKABETTE BELİRLEYİCİ OLACAK
TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu olarak geleceğin Türkiye’sinin inşasında kadınların çok daha önemli roller üstlenebileceğine inandıklarını ifade eden Saygın, “Zirvedeki Kadınlar etkinliğimizi de bu sebeple düzenliyoruz. Kadınların ekonomideki yerlerinin güçlendirilmesi ve girişimciliğin teşvik edilmesini amaçlayan Zirvemizde girişimciliği çok geniş bir çerçevede ele almayı hedefledik. İlk oturumda dijital girişimleri konuşacağız. Yeni dönemde dijital teknolojileri etkin bir şekilde kullanmak, rekabette başarının belirleyicisi olacak. Bu alanda çok başarılı olmuş Sezen Sungur Saral ve Tülin Akın gibi rol model kadın girişimcilerimizi Zirvemizde ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Zirvemizin düzenlenmesi noktasında desteklerini esirgemeyen Başkanımız Sayın İbrahim Burkay’a ve yönetim Kurulumuza da teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
TABLET BİLGİSAYARDA TÜRKİYE’NİN PAZAR LİDERİ OLDU
Sezen Sungur Saral, 8 yıllık profesyonel çalışma hayatının ardından girişimciliğe karar verme sürecini ve başarı hikayesini anlattı. 2008 yılında yaşanan ekonomik kriz sonrası ekonomide paradigmaların değiştiğini anımsatan Saral, “Uluslararası ekonomik konjonktür benim de kendi işimi yapabilmeme dair cesaretimi tetikledi. Amazon o dönemde e-kitap okuyucu satıyordu. Bu cihaz Türkiye’de yoktu. Okumaya meraklı olduğum için eşimle birlikte Mariobet ülkemizdeki ilk e-kitap okuyucuyu tanıttık. Hayalimizde tablet bilgisayar ve akıllı telefon yoktu. Ancak ilerleyen süreçte teknolojinin evrimine bizim de ürün portfoyümüz adapte oldu. Şu anda tablet bilgisayarda Türkiye’de pazar lideriyiz. Global rakiplerimizin üzerinde satış rakamlarımız var. Şu anda tek yerli akıllı telefon üreten markayız. Samsun’daki fabrikamızda ilk yerli üretim çocuk saatini de yaptık. Salgın süreci ile birlikte medikal alanlara da girişim yapmış bulunuyoruz.” dedi.
TOPLUMSAL AÇIDAN MOTİVASYONA İHTİYAÇ VAR
Kadınların birçok işi aynı anda yapabildiğine, duygusal zekaları gelişmiş olduğu için iyi bir ekip lideri olabildiğine vurgu yapan Saral, “Kadınların yönettiği şirketlerde çalışanlar daha uzun süre mutlu ve huzurlu çalışabiliyor. Ancak kadınların ilk girişim cesaretini kendinde bulması gerekiyor. Bu noktada kadınların ekonomik açıdan değil toplumsal açıdan motivasyona ihtiyaç duyduklarını düşünüyorum. İş hayatına atılmak isteyen kadınlara sosyal baskı var. Bu tüm girişimcilik ekosistemini etkileyen bir durum. Bizler girişimcilerin önünü açmak için gerekli desteği vermeye hazırız ancak kadınların da herkesten fazla mücadele etmeye hazır olmaları ve işlerine yüreklerini koymaları gerekiyor.” diye konuştu.
DÜNYANIN İLK AKILLI KÖYLERİNDEN BİRİNİ KURDU
Tülin Akın, 2004 yılında tarımsal pazarlama öğrencisi olduğu dönemde tarım ve çiftçilerin sorunlarını farkettiğini, farklı çözüm yolları için çalışmaya başladığını söyledi. Tarımda hiçbir şekilde teknolojiden faydalanılmadığını ve tarımla ilgili hiçbir bir web sayfası olmadığını görerek 22 yaşında Türkiye’nin ilk tarımsal web sayfasını kurduğunu kaydeden Akın, o yıllarda çiftçinin bilgisayarı ve interneti de olmadığı için köy köy dolaşarak girişimi hakkında çiftçileri bilgilendirdiğini anlattı. Bu süreçte çiftçinin alım gücünü etkileyen başka sorunlar olduğunu da gördüğünü kaydeden Akın, “O dönemde mikro krediye ihtiyaç olduğunu gördüm. Büyük ölçekli tarımsal krediler olmasına rağmen böyle bir destek yoktu. Çiftçilerin aylık gelirleri olmadığı için kredi kartı sisteminden de faydalanamıyorlardı. Bankalarla görüşerek bu sistemin kurulmasını sağladım. Kredi kullanımı bilinçlendirme için ekipler kurduk ve yaklaşık 12 bin köy ziyaret edildi.” dedi.
“TEKNOLOJİYE DEĞİL RİSK ALMAYA KAPALIYIZ”
Teknolojinin kullanımın yaygınlaşmasıyla hal fiyatları, borsa fiyatları, tarımsal hibe destekleri, hava durumu bilgileri gibi verileri uygulama ile çiftçilerin cep telefonlarına göndermeye başladıklarını belirten Akın, ilk 3 yılda 60 bin olan kullanıcı sayısının şu anda 1 milyon 600 bin kişiye ulaştığını söyledi. Tülin Akın, iş modellerinin dünyaya örnek olduğunu ve 6 ülkeye iş modeli transfer ettiklerini kaydetti. Çiftçilerin eğitime ihtiyacı olduğu düşüncesiyle girişimlerini sürdürdüğünü anlatan Akın, şöyle devam etti: “Dünyada kullanılan tarım teknolojilerini ülkemizde yaygınlaştırmak için ‘Çiftçi Eğitim Tırı’ ile 2009-2015 yılları arasında köyleri dolaştık. Bazı köylere 3’er defa gittik ve gelişmeleri araştırma şansımız oldu. Gelişme olan köylerde genelde bir çiftçinin yeni uygulamaları deneyerek sonuç aldıktan sonra diğerlerinin de ona katıldığını gördük. Bu bize çiftçilerin aslında teknolojiye değil risk almaya kapalı olduğunu gösterdi. Buradan hareketle de 2016 yılında dünyanın ilk akıllı köylerinden birini Aydın’da kurduk. Burayı ziyaret eden çiftçi gruplarına akıllı sulama, yapay zekalı sulama, erken uyarı sistemleri ve sensörler gibi akıllı tarım uygulamaları hakkında bilgiler veriyoruz.”
DİJİTAL ZİRVEDE İKİNCİ OTURUM 16 HAZİRAN’DA
Dijital zirvenin ikinci buluşması, 16 Haziran 2020 Salı günü saat 16.16’da yapılacak. Online olarak düzenlenecek ‘İnovatif ve Sosyal Girişimcilik - Yeni Normalde İnovatif ve Sosyal Girişimcilik Neden Önemlidir?’ konulu panele BEE’O Kurucusu Aslı Elif Tanuğur Samancı ile Sosyal Girişimci Şef Ebru Baybara Demir konuk olacak.